13. Her Eşya İçin Gerekçe
Eşyalarınızı tasnif ederken, Hazine yığınınıza giden her şeyi tek tek durdurup sorgulayın. Hiçbir şey serbest geçiş iznini almamalı! Bekçi şapkanızı takın ve her bir nesneyi kabul mülakatına alın. Evinize ait olmak için iyi bir gerekçeye sahip olduğundan emin olun: Onu sık kullanıyorsunuz, hayatınızı kolaylaştırıyor, güzel buluyorsunuz, yenisini bulmak zor olabilir, çok fonksiyonu var, size zaman tasarrufu sağlıyor, mirasınızın ya da ailenizin değerli bir parçası. Sadece yolunu kaybetmesi (bir iş toplantısından sizi eve kadar takip eden büyük el çantası) ya da başka bir evden gelip sığınma başvurusu yapması (kız kardeşinizin size yıktığı sofra takımı) ona giriş izni sağlamaz. İkamet alabilmek için olumlu bir katkısının olması lazım.
Bazı eşyalar evinizde kalabilmek için güçlü referanslara sahiptir ancak zaten sahip olduğunuz bir şeyle aynıdırlar (ya da ona çok benzerler). Öncelikle, nasıl oldu da bazı eşyaların farklı versiyonları evinize girebildi? Bazıları hediye olabilir ama diğerleri muhtemelen başka bir şeyin yerine alındılar. Ya da şöyle söyleyelim, yeni bir şey satın aldınız ama eskisini de atmadınız. Yeni bir televizyon aldınız ve eskisini yatak odasına koydunuz; yeni bir yemek masası aldınız ve eskisini bodrumda sakladınız; yeni bir ayakkabı aldınız ve eskimiş olan yağmurlu günler için tuttunuz. En iyi olanı ayırın ve gerisini atın.
Diğer çok sayıdaki şeyler toplu satılan şeylerdir: ataçlar, naylon bantlar ve tokalar akla gelir. Ve bazıları –kalemler, düğmeler ve çengelliiğneler gibi– kendi kendilerine çoğalıyora benzerler. Bu fazlalıklar zamanın sonuna kadar, hiçbir soru sorulmadan bir çekmecenin dibinde dururlar. Ama ortalığı bir sarsalım: Eğer kendinizi bin tane ataç ya da yüz tane çengelliiğne kullanırken hayal edemiyorsanız akla yatkın bir miktarı saklayın. Eğer sadece bir avuç dolusuna ihtiyacınız varsa neden bir kova dolusu dursun ki?
Çok sayıdaki şeylerle baş ettikten sonra kalan adayları inceleyin. Her birini değerlendirirken, ne için ve ne kadar sık kullanıldığını sorun (eğer bu iki soruya cevap veremiyorsanız, bunlar Hazine yığınınıza asla yaklaşmamalıdır). Geçen yıl onu kullandınız mı? Yakın gelecekte kullanmayı düşünüyor musunuz? Hayatınızı daha kolay ya da daha güzel ya da daha zevkli kılıyor mu? Nasıl? Bakımını yapması ya da temizlemesi zor mu, eğer zorsa bu çabaya değer mi? Yenisini almak zor ya da masraflı olur mu? Taşınıyor olsanız onu yanınıza alır mısınız? Buna sahip olmasaydınız hayatınız nasıl değişirdi? Ve son olarak şu soruyu sorun: Sizin için hangisi daha değerli; eşyanın kendisi mi yoksa kapladığı alan mı?
Sahip olduklarımızın sadece beşte biriyle idare edebilir ve değişikliğin farkına bile varmayız.
Eğer bu kararları almak zor geliyorsa, nesnel bir arkadaşınızdan yardım isteyin. Bir başkasına bir şeyi neden elde tuttuğunuzu açıklamak zor olabilir, aynı zamanda aydınlatıcı… ve bazen bir miktar utandırıcı olabilir! Kafanızda tamamen akla yatkın olan şey yüksek sesle dile getirildiğinde gülünç görünebilir: “Ünlü bir kabare şarkıcısı olursam bu tüy boğa yılanına ihtiyacım olabilir.” Dahası, üçüncü bir tarafın varlığında gururunuz devreye girecektir – eski, kırık dökük bir şeyi zulalamanız daha zor olacaktır. Ama döküntü toplayan ya da duygusal birisinden yardım istemeyin – reddettiklerinizin bir kısmını yanlarında götüreceklerinden emin değilseniz!
Hazine yığınımıza nelerin ait olduğunu saptarken, Pareto prensibini akılda tutmalıyız (bu prensip 80/20 kuralı olarak da bilinir). Bu prensibe göre eşyalarımızın yüzde yirmisini zamanın yüzde sekseninde kullanırız. Tekrar okuyun, dikkatlice: Eşyalarımızın yüzde yirmisini zamanın yüzde sekseninde kullanıyoruz. Bu demektir ki sahip olduklarımızın sadece beşte biriyle idare edebilir ve değişikliğin farkına bile varmayız. Vay canına! İşler düşündüğümüzden de kolay olacak! Eğer eşyalarımızın çoğunu nadiren kullanıyorsak, temel olanlara indirgemekte herhangi bir sorunumuz olmaz. Tek yapmamız gereken yüzde yirmimizi tespit etmektir, sonrasında minimalist olmaya doğru hızla gidebiliriz.
14. Her Şey Yerli Yerinde
Her Şey İçin Bir Yer ve Her Şey Yerli Yerinde. Bu mantrayı ezberleyin, bunu sık sık tekrar edin, yüksek sesle söyleyin, uykunuzda söyleyin – bu en önemli minimalist prensiplerden biridir. Sahip olduğunuz her şey saptanmış bir yere sahip olduğunda (ideal olarak bir çekmecede, dolapta ya da kapta) başıboş nesneler evinizde dolaşıp yığınlar halinde toplanmaz. Bu sistem devrede olduğunda, oraya ait olmayan herhangi bir şeyi kolayca deşifre edebilir ve onu ânında kapı dışarı edebilirsiniz.
Her birine bir yer atarken, nerede ve ne sıklıkla kullandığınızı değerlendirin. En geniş düzlemde, eviniz odalara bölünmüştür. Daha sonra bunlar mutfaktaki temizleme, hazırlama ve yemek alanları gibi ya da oturma odasındaki televizyon, hobi ve bilgisayar alanları gibi daha küçük alanlara bölünürler. Bir nesnenin ideal yeri onu kullandığınız alana ve ne kadar ulaşılabilir olması gerektiğine göre değişir.
Söz konusu nesne günlük, haftalık, aylık, yıllık ya da daha az olarak mı kullanılıyor? Cevaba göre bunun “İç Çember” ya da “Dış Çember”inize ya da “Derin Depolama”nıza ait olduğu saptanır.
İç Çemberiniz sık kullanılan ve elinizin altında olması gereken nesneleri –diş fırçası, bilgisayar, mutfak aletleri ve iç çamaşırları gibi– sakladığınız alandır. Bu tür şeylere eğilip bükülmeden, uzanmadan, uğraşmadan ya da diğer şeyleri hareket ettirmeden ulaşabilmek istersiniz. Bu sadece onları kolayca bulunur ve erişilir kılmakla kalmaz, ortadan kaldırılmalarını da kolaylaştırır. Pareto prensibini hatırlıyor musunuz? İşte, İç Çemberiniz bu zamanın yüzde sekseninde kullandığınız yüzde yirmiyi içermelidir.
Daha az alana sahip olmak bilançonuzda bir varlıktır, borç değil.
Dış Çemberinize ulaşması biraz daha zordur ve nadiren kullanılan şeylere ayrılmalıdır. Yüksek ve alçak raflar, kenarda kalmış dolaplar, üst dolaplar ve yatak altları buna dahildir. Bu alanları yedek tuvalet ve temizlik ürünlerini, nadiren giyilen giysileri, ambalaj kâğıtlarını ve kurdeleleri, özel tencereleri ve pişirme aletlerini, günlük hayatınızda kullanmadığınız daha başka şeyleri depolamak için kullanın. Akılda tutulması gereken bir kural: Eğer haftada birden az ama yılda birden çok kullanılıyorsa, bir eşya Dış Çembere aittir.
Derin Depolama genelde hayat alanınızın dışındadır ve tavan arasını, bodrumları ve garajları içerir. Yedek parçalarınızı, mevsimlik dekorasyonları, eski vergi belgelerini ve yılda bir ya da daha az kullandığınız şeyleri barındırır. Ancak Derin Depolamayı evinize uymayan her şeyi tıkıştıracağınız bir yere dönüştürmeyin; kalabalık yaratmayın. Söz konusu nesne hiç kullanılmıyor ya da bakılmıyorsa ve eğer sonsuza kadar tutmanız gereken mali ya da yasal bir belge değilse atılmalıdır. Bazen bir eşya için en iyi yer başkasının evi olur.
Unutmayın ki Her Şey Yerli Yerinde dekoratif eşyalar için de geçerlidir. Eğer bir eşya sizin için gerçekten özelse onu sergilemek için uygun ve göze çarpan bir yer bulursunuz. Bir kenara itilmeyi, kaldırılmayı, sürüklenmeyi ve karmaşada kendisine bir yer elde etme mücadelesini hak etmez. Ve kesinlikle bodrumdaki bir kutuya atılmamalıdır! Dekoratif bir nesnenin tüm numarası onu görebilmektir; bu yüzden, eğer bu tür bir şeyi (mevsimlik nesneler dışında) depoluyorsanız neden elinizde tuttuğunuzu sorgulamanın zamanı gelmiş demektir.
Bir kez her şeye bir yer atadıktan sonra ikinci kısmı atlamayın: Her şeyi kendi yerine geri getirin. Evde isteyen istediği yere yayılıyorsa herkese bir yer atamanın anlamı nedir ki? Bu amaçla rafları, çekmeceleri ve kutuları içeriklerine göre etiketlemek işe yarar. Bu durumda herkes kullandığı şeyi daha sonra koyacağı yeri bilir – ve siz de muhtemelen tirbuşonu çorap dolabında saklanmış olarak ya da zımbayı pasta malzemeleriyle ahbaplık ederken bulmazsınız.
Kendinize ve aile üyelerinize eşyaları ortadan kaldırma alışkanlığını kazandırın. Düzenli bir ev, gereksiz eşyalara daha az saklanacak yer sağlar. Soyunduktan sonra giysilerinizi yere ya da bir sandalyeye yığmak yerine asın ya da bir sepete koyun. Baharatları, çeşnileri ya da mutfak aletlerini tezgâhın üstünde bırakmak yerine ait oldukları yere yerleştirin. Ayakkabıları evin her tarafında dağınık olarak değil, belli bir yerde tutun. Kitapları ve dergileri raflarına geri koyun. Çocuklarınızı oyun saati bittikten sonra oyuncaklarını kaldırarak yerlerine koymaya teşvik edin.
Dağınıklık sosyal bir yaratıktır, asla uzun süre tek başına kalmaz.
En güzeli, ne zaman bir odayı terk etseniz dağınık nesneleri alın ve ait oldukları yerlere bırakın. Bu basit alışkanlık gününüzden sadece birkaç dakika alır ama evinizde büyük bir farka neden olur. Dağınıklık sosyal bir yaratıktır, asla uzun süre tek başına kalmaz. Oturma odanızda birkaç parça eşyanın ortalıkta kalmasına izin verin, bir şey diğerine yol açacak ve bu nedenle çok geçmeden kalabalık bir partiye dönüşecektir! Eğer şeyler kendi yerlerine geri götürülürlerse, başıboş nesneler asla kalıcı şekilde yerleşemezler.
Şimdi biliyorum ki fazla depolama alanına sahip olmayan kimileriniz haksızlık diye bağırıyor. Yeterince alanınız yoksa nasıl Her Şeyi Kendi Yerine koymayı düşünebilirsiniz ki? Umutsuzluğa kapılmayın – siz şanslı olanlarsınız! Eşyaları koyacak yerimiz ne kadar çoksa, o kadar çok şeyi –onlara her zaman ihtiyacımız olmasa bile– elde tutmaya meyilli oluruz. Soyunma odaları ve fazladan dolapları olanların ayırma için daha fazla motivasyona ihtiyaçları vardır, ama siz zorunluluktan yararlanırsınız. Daha az alana sahip olmak bilançonuzda bir varlıktır, borç değil ve size minimalist olmak için çıktığınız yolda hız katar.
15. Tüm Yüzeyler Boş
Yatay yüzeyler eşya kalabalığı için mıknatıs gibidir. Elleriniz dolu ön kapıdan içeri girin, elinizdekilerin ilk müsait yüzeye konacağını garanti edebilirim. Geniş, düz alanlar başıboş nesneler için karşı konulamaz bir çağrıdır; neredeyse buralarda yerçekimini hissedebilirsiniz.
Evinizdeki yüzeylere bir bakın. Yemek masanızda tabaklar, çatal bıçak takımı ve belki de bir orta süsü haricinde bir şeyler var mı? Kahve sehpanız, o anda tüketilmekte olan içecekler ve belki de atıştırmalıklar dışında bir şeyler barındırıyor mu? Köşe masalarınız lambalar ve belki de uzaktan kumanda dışında bir şeylere ev sahipliği yapıyor mu? Ya yatağınız? Üstündekiler bu gece kullanacağınız çarşaf, battaniye ve yastıkla mı sınırlı? Mutfak tezgâhlarınız tamamen temiz, kuru ve bir sonraki yemeğinizi yapmak ve servis etmek üzere hazır mı? Çalışma masanızın ne kadarını hâlâ görebiliyorsunuz?
Şimdiden boy atmış, hakiki bir minimalist (ya da istisnai olarak iyi bir ev idarecisi) değilseniz, belli yüzey sorunlarıyla karşılaşıyor olmanız olasıdır. Bu tek bir alanla sınırlı olabilir, çalışma masanız ya da iş tezgâhınız gibi ya da sorun evdeki bütün masa ve tezgâhları kapsıyordur. Çocuklarınızın el sanatlarına duyduğu ilgide coşma ya da ofisten eve taşıdığınız bir iş yığını gibi nedenlerle yakın bir zamanda başlamış olabilir. Sorun belki de haftalar, aylar ya da yıllar içinde gelişmiştir.
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «ЛитРес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на ЛитРес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.
Notlar
1
STREAMLINE yöntemi şu alt başlıkların baş harflerinin bir araya getirilmesinden türetilmiştir: Start Over, Trash, treasury, transfer, Reason for each item, Everything in its place, All surfaces clear, Modules, Limits, If one comes in, one goes out, Narrow down, Everyday maintenance. (e.n.)
2
Goodwill Industries International Inc., engelli kişilere iş eğitimi, işe yerleştirme hizmetleri ve diğer toplum odaklı programlar sağlayan ve kâr amacı gütmeyen bir kuruluş. Eski eşyaları ihtiyacı olanlara satmak üzere satın alır. Satılamayacak durumda olanları kabul etmez. (e.n.)
3
Freecycle aslında bir Yahoo e-posta grubudur. Geridönüşüme, kaynakların sınırlı olmasına inanan bireylerin, ellerinde fazla olan pek çok şeyi, isteyenlere karşılıksız olarak vermelerine dayalı bir sistemdir. Tüm üyeler eşyalarını burada sunabilir ya da aradıkları eşya için istekte bulunabilirler. Türkiye grubuna ulaşmak için: https://groups.yahoo.com/neo/groups/freecycleistanbul/info (e.n.)
Вы ознакомились с фрагментом книги.
Для бесплатного чтения открыта только часть текста.
Приобретайте полный текст книги у нашего партнера:
Полная версия книгиВсего 10 форматов