Книга Ahmet Baytursınulı - читать онлайн бесплатно, автор Nergis Biray. Cтраница 6
bannerbanner
Вы не авторизовались
Войти
Зарегистрироваться
Ahmet Baytursınulı
Ahmet Baytursınulı
Добавить В библиотекуАвторизуйтесь, чтобы добавить
Оценить:

Рейтинг: 0

Добавить отзывДобавить цитату

Ahmet Baytursınulı

Devrişeva Hâlide (2007). İşgal Döneminden (18. Yüzyıl) Günümüze Kadar Rusların Kazaklara

Karşı Yürüttüğü Politikalar, (Dan: Prof. Dr. Ü. Bulduk), Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Genel Türk Tarihi Anabilim Dalı, Ankara.

Güngör Ebubekir (2008). Çarlık Döneminde Türkistan’da Fikir Akımları, (Dan: Doç. Dr. K.

Ercilasun), Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı, Bişkek.

Kara Abdulvahap (2002). Türkistan Ateşi Mustafa Çokay’ın Hayatı ve Mücadelesi, 1. Baskı, Da Yayıncılık, İstanbul.

Kazak SSR Gılım Akademiyası M. O. Evezov Atındağı Edebiyet Cene Öner Institutı (1989). Baytursınov Ahmet – Şığarmaları, Jazuvşı, Almatı.


ALAŞ FİKİRLERİNİN YANSITICISI KAZAK GAZETESİ (2 Şubat 1913-1918) VE AHMET BAYTURSINULI 19

Kazak basını, Kazakların sosyal ve siyasi hayatında birçok değişikliğe de sebep olan 1905 Rus devriminden sonra ortaya çıkmıştır demek mümkündür. Devrim sonrasında Rusya’da olduğu gibi bütün Türk yurtlarında da siyasi partiler, kurultaylar, seçimler, özerklik çalışmaları görülmeye başlanmıştır. 19. Yüzyılın ikinci yarısındaki gelişmeler Rusya ve Türkistan’ın diğer bölgelerinde olduğu gibi Kazak topraklarında da kendini hissettirmiş, yayın hayatı da bu gelişmeler doğrultusunda canlanmıştır. Bu süreçte Duma’nın açılması, Kazak aydınlarının siyasi faaliyetlere katılması, siyasi akımların ortaya çıkması, devrimden sonra toprak meselesinin çözülmesi için Kazak aydınlarının çabaları, I. Dünya Savaşı sırasında Çarlık Rusya’nın Kazak topraklarını savaş aracı ve maddesi gibi kullanması, bunlara ek olarak savaş vergisi, yol vergileri gibi yeni vergilerin ortaya çıkması, 1916 yılında Çarlık yönetimi tarafından Türkistanlıların askeri işçi olarak cephelere sevk edilme kararının alınması gibi olaylar sonrasında Türkistan’daki Türkler şiddetli tepki göstermişlerdir. Çeşitli bölgelerde ayaklanmalar başlasa da bunlar kanlı bir şekilde bastırılmıştır. Bu dönemlerde, Kazak halkının ihtiyaçlarına, sorunlarına cevap verecek, çözüm bulup önerecek konulara yer veren gazete ve dergilere ihtiyaç hissedilmektedir. Kazak Gazetesi, böyle zor şartlar içinde yayın hayatına başlamış ve varlığını sürdürmüştür.

1905-1907 yılları arasındaki hürriyet ortamında millîyetçi ve sosyalist söylemlerin ağırlıkta olduğu fikirler aydınlar tarafından ortaya atılmış, bu fikirler yine aydınlar tarafından yayınlar vasıtasıyla halka anlatılmaya çalışılmıştır. Kazak aydınları Çarlık hükûmetinin Ruslaştırma siyasetine ve kültür emperyalizmine karşı koymaya çalışırken gazete ve dergilerle mücadelelerini halk arasında yaymaya da gayret etmişlerdir. Onların amaçları bu mücadele ve bilgi vermenin yanında Kazak halkını modernleştirmek, Kazakların siyasi ve sosyal hayatını çağdaşlaştırmaktı da.

Bu yıllarda Türkistan’da, Kazakistan’da birçok gazete ve dergi basın yayın hayatına girmiştir. Türkistan Vilayetinin Gazetesi (1870, Taşkent), Dala Valayatınıñ Gazeti (1888), Serke (1907, St. Petersburg), Kazakstan Gazetesi (1907, Troitsk), Kazakstan Gazeti, Kazakstan Gazetesi (1911), Yeşim Dalası (1913, Petropavl), Aykap Dergisi (1911), Kazak Gazetesi (1913), vs. Bunlar içinde Kazak toplumunda en etkili yayın yapan ve uzun süre devam edenlerden biri Aykap dergisi (1911-1915/89 sayı) iken diğeri de Kazak Gazetesi (1913-1918/265 sayı) olmuştur.

Çarlık yönetiminin son yıllarında Bolşevik idareye geçiş dönemlerinden olan 1913’te çıkmaya başlayan Kazak gazetesi, Kazak toplumunda haberleşmeyi, fikrî tartışmaları sağlamasının yanında bağımsızlık düşüncesini canlı tutmuş, 1917 devriminde ortaya çıkan fırsatı bağımsızlık için değerlendirmeye çalışmıştır. Gazetenin yazarlarına bakıldığında Alaş partisinin kurulması, politikalarının ve görüşlerinin hayata geçirilmesinde onların olduğu görülmektedir.

19. Yüzyılın 2. yarısında Ruslar Kazak topraklarına hâkim olarak siyasi güç elde ederler ve ortaya çıkan sosyal değişimle birlikte Rus-Kazak okullarının da açılmasıyla hareketlenen süreçte modern anlamda eğitimli yeni aydın tabakası yetişmiştir. Siyasi alanda olduğu kadar eğitim alanında da görülen bütün bu gelişmeler Alaş hareketinin temelini oluşturmuştur. Alaş hareketinin Kazak halkını çağdaşlaştırmak için çaba harcayan aydın grubunun 20. yüzyıl başlarında ortaya koyduğu kültürel ve siyasi nitelikteki bir toplumsal ve millî kurtuluş hareketi olduğunu söylemek mümkündür (Artıkbayev 2008; Alaş Kozğalısı 2008; QSE 1972-I: 249; Kendirbay 16-4: 487-515; Kalkan www.altayli.net 2008 e-erişim: 10.04.2022). Başlangıçta millîyetçi, burjuva ve halk düşmanı hareketi olarak tanınan bu hareket, bugün millî kurtuluş hareketi olarak kabul edilmektedir. Aslında farklı kanallarda başlayan ceditçilik hareketi de daha sonra Alaş hareketi içinde varlığını devam ettirmiştir (Kalkan 1999). Onlar, kısa bir sürede bir araya gelerek Kazak kurultaylarını toplamışlar, modern anlamdaki ilk siyasi parti olan Alaş partisini kurmuşlardır (Kalkan 2015 www.altayli.net e-erişim 10.04.2022).

İşte bu dönemde Kazak gazetesini yayın ortamına hazırlayanlar Kazakların ilk nesil diyebileceğimiz Ibıray Altınsarın, Şokan Velihanov, Abay Kunanbay gibi aydınların yetiştirdiği, yollarını açtığı ikinci nesil aydınlarıdır: Alihan Bökeyhan, Ahmet Baytursın, Mirjakıp Duvlat, Mağjan Jumabay, Mustafa Çokay, vs. Bu nesil, siyasi iradenin ve yönetim şeklinin değiştiği, Türk dünyasının da bağımsızlık mücadeleleriyle ve sorunlarla boğuştuğu 19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarında yaşamıştır. Bu süreçte Türk dünyasında da birçok fikir hareketi ortaya çıkar. Bunlar gazeteler yoluyla halka aktarılmaya çalışılır. Aydınlar arasında Türkçülük, İslamcılık, Batıcılık, Komünizm (iştirakçilik) akımları gibi fikir ayrılıkları yanında yerel fikrî ayrılıkların olduğu da görülmektedir.

Bu süreçte Kazak yazarların en çok üzerinde durduğu konu, Kazak kimliğidir. Sorunlara kimlik, kültür, dil ve geleneksel yapı açısından da yaklaşan yazarlar ‘millî bakış açıları’ ile çözüm önerilerini gazeteler yoluyla halka anlatmaya çalışmışlardır.

Gazeteyi hiç bilmeyen halka önce gazetenin ne olduğu konusu anlatılır. Baytursın, Kazak gazetesinin yayınlanmasındaki amacı halka ‘Öncelikle gazete; halkın gözü, kulağı ve dilidir. İnsana göz, kulak ve dil ne kadar gerekliyse bir halka da gazete öyle gereklidir. Gazetesi olmayan yurt, gazetesi olan diğer yurtların karşısında kulağı olmayan sağır, dili olmayan lal, gözü olmayan kör gibidir’ sözleriyle anlatmaya çalışır. Ardından gazetenin amaçlarını sıralamaya devam eder. ‘İkinci olarak gazete; halka hizmet ulaştırır. Bilim ve fikir adamları gazete aracılığıyla halkın önüne düşüp ona yol gösterir. Üçüncü olarak halka bilgi dağıtır. Dördüncü olarak; halkın avukatlığını yapar.’ Yazının sonunda kendi halkının adı olduğu için gazetenin adının ‘Kazak’ olarak verildiğini vurgular (Kazak Gazeti 1913).

Gazetenin ilkelerinden biri Kazak dilinin gelişmesi konusunda düzenlemeler yapmak, bu yolda Kazakların atasözleri, deyimleri, kalıp sözleri, bey ve hatiplerin söylediği özlü sözler, bazı şiirler ve kıssaları esas almak açıklamaları yer almaktadır. Gazetede yerleşik hayata geçirilen Kazakların toprak meselesi, Çin’deki Kazaklar, Kazak tarihi, kültürü ve dili, din, Avrupa’nın durumu ve oradaki gelişmeler, Balkan Savaşı, Osmanlı-Avrupa ilişkileri, Kazak gençlerinin okur yazarlığı, Kazaklardan asker alınması, seçim meseleleri, Kazaklar arasından yapılan derleme çalışmaları (Grigoriy Nikolayeviç Potanin), Ahmet Yesevi, Duma, vs. gibi konular ele alınmıştır. Bunlara ek olarak 20. yüzyıl başlarında Kazakların siyasi hayatında önemli bir rolü olan Alaş partisinin güç kazanması ve siyasi görüşlerini halka anlatması da gazete sayfalarında görülür. Bu yayınlar vasıtasıyla yani Kazak gazetesi sayesinde Alaş partisi bir siyasi hareket olarak güç kazanmıştır (Baytursınulı 2013; Ceritoğlu 2012: 185-199).

Gazetenin neredeyse bütün sayılarında kitap tanıtım yazılarıyla da karşılaşılmaktadır. Rusça ve Kazakça eğitim konusu üzerinde durulmakta, zenginlerin bağışları, Kazak şehir ve kasabaları tanıtılmakta, göçer hayat ve yerleşik hayat ile bunlar arasında sorunlar yaşayan Kazaklar hakkında yazılar yazılmaktadır. 1916 yılındaki sayılarda genellikle askerlik ve savaş konularının kaleme alındığı görülmektedir. Gazetenin 1917 yılındaki sayılarında da Rusya’daki olaylar, rejim değişikliği, Alaş partisinin faaliyetleri konu olarak ele alınmaktadır. Aslında Alaş partisinin adaylarına bakıldığında büyük kısmının Kazak gazetesinin yazarları olduğu görülecektir. 1918 yılındaki sayılarda da Alaş Orda ile Bolşeviklerin mücadelelerine yer verilmektedir20.

‘Kazak Gazetesi, Almatı, 1998’ künyesiyle yayınlanan kitapta gazetede işlenen konular şu şekilde sıralanmaktadır: Rusya sömürgeciliği devrinde Kazakistan; Çarlık Rusyasının yerleştirme ve yer değiştirme siyaseti; Rusya ile diğer ülkelerin ilişkileri; Birinci Dünya Savaşı ve Kazakistan’a etkisi; Ocak Devrimi sırasında Kazakistan; Kazak ülkesinin yönetimi ve mahkeme kuruluşu; Duma ve ondaki Müslüman grubu ile bürosunun faaliyeti; Kazakistan’ın sosyal ve ekonomik gelişmesi; Kazak elinin tarihi. Tarih, arkeoloji ve etnografya ile ilgili bilgiler; örf-âdet, oyun-eğlence, din meselesi; medeniyet ve edebiyat meseleleri; şiirler; hikayeler; çeviriler; yayımlanan kitaplar; eğitim-öğretim, terbiye meselesi; gazete ve dergi çıkarma işi; sağlık.

Gazete, Kazak toplumunu ilgilendiren her konuda fikir üreten yazılara yer vermiş, toplumun sorunlarına duyarsız kalmamış ve dönemin şartlarına uygun bir yayın organı olarak 265 sayı yayınlanmış, 8000 tiraja ulaşmıştır. Kazaklar için oldukça önemli işlevler üstlenmiş olan gazetenin yazarlarından (41 yazar) birçoğu (26) ‘kızıl kırgın’ın kurbanı olmuş, bir kısmı (15) sürgüne uğramış, hemen hepsinin hayatı cehenneme dönmüştür21.

Kazak gazetesinin Alaş partisinin kuruluş aşamasında büyük rol oynadığını ifade etmiştik. Aslında gazetede yayınlanan konular daha sonra toplu hâlde Alaş partisinin beyannamesi olarak 1917 yılında yayınlanmıştır. Alaş partisinin 1917’de ‘Kazak’ gazetesinde yayınlanan programını hazırlayan ve geliştirenler: Alihan Bökeyhan, Ahmet Baytursın, Mirjakıp Duvlat, Eldes Ğumar, Esengali Turmağanbet, Ğabdulhamit Jündibay, Ğazımbek Birimjan’dır. Alaş’ın görüşlerini içeren ve birçoğu Ahmet Baytursınulı’nın imzasıyla Kazak gazetesinde yayımlanan konuları şöyle sıralayabiliriz (Artıkbayev 2008).

Devletin içinde bulunduğu durumu anlatan yazılar: Rusya’nın demokratik, federal bir cumhuriyet olması (Demokrasinin anlamı halkın egemenliğidir. Federasyonun anlamı yakın devletlerin birliğidir. Federal bir cumhuriyette her devletin kendi temelleri ve birliği vardır. Her biri kendi yönetimini kendi elinde bulundurur). Hükûmetin başında Kurucu Meclis ve G. Duma’nın takdirine bağlı olarak cumhurbaşkanı seçilmesi. Başkan, Kurucu Meclis ve Duma’ya karşı sorumlu olan bakanlar aracılığıyla halkı besler. Milletvekilleri adil, eşit, doğrudan ve gizli oyla seçilecektir. Oy kullanmada kan, din, erkek ve kadın ayrımı yoktur (böyle bir şart yoktur). Kanunları sadece G. Duma’nın geçirme hakkı vardır ve G. Duma’nın hükûmetin üstünde olan hukukuyla davayı inceleme, soruşturma yapma hakkı da vardır. Devlet vergisi G. Duma olmadan alınmamalıdır.

Yerel özgürlükler ve bağımsızlık konularında kaleme alınan yazılar: Kazakların yaşadığı bütün bölgeler birbirine bağlıdır, zaten dümende Rusya Federasyonu Federasyonu üyesi olmak. Buna karşılık, Kazak özerkliği, sınırdaş memleketlerle birlikte olmak ve eğer olmazsa, her şekilde tek başına, yalnız olmaktır. Her ne şekilde olursa olsun, bugünün zemstvosunu (bir tür yerel yönetim kurumu) kabul etmek. ‘Alaş’ partisi, Kazakların bey, vali, yönetici gibi makamlarında çalışan insanlar; memlekete, halka faydalı, halka hizmet etmekten mutlu olan insanları yetiştirmek için çaba göstermektedir. Zemstvoların yönetimlerinde ve milislerinde yeni memur olacakların adlarını (memur olacakların seçimini) halkın isteğine bırakmaktadırlar. Alaş partisi adalete dost, naçarlara yoldaş ve mazlumlara düşmandır. Gücünü kuvvetini iyilik yapma yoluna harcar, halkın ilerlemesi ve gelişmesi için çabalar.

Hukuki konular ve temel anayasa hakkındaki yazılar: Rusya Cumhuriyeti’nde din veya kan ne olursa olsun, kadın ve erkek denmeden bütün insanlar eşittir. Toplanmaya, cemaat kurmaya, topluluk önünde konuşmaya, gazete yayıncılığına, kitap yayıncılığına özgürlük tanınmalı. Hiçbir hükûmet yetkilisi, idarecisinin izni olmadan belli seviyeyi geçememeli. Yasadışı olarak kişilerin hükûmet yetkilileri tarafından alıkonulmaması gerekir. Kimse, mahkeme kararı veya yetkililerden bir açıklama olmaksızın gözaltına alınmamalı. Suçu işleyen kişi, mahkeme huzurunda 24 saat içinde, mahkemenin yokluğunda ise en geç bir hafta içinde mahkemeye çıkarılmalı ve hâkim davayı sonuçlandırmalı. Birinin mektubunu açıp okumak suçtur, cezalandırılmalıdır.

Dini konuların ele alındığı yazılar: Din ve devlet işleri ayrı olmalı. Dinen de haklar eşittir. İbadet etme ve dini uygulamalara izin verilmeli. Ülkeye giriş ve çıkış özgürlüğü olmalı. Kazaklardaki müftülük kendi idaresinden sorumlu ve özgür olmalı. Evlilik, boşanma, cenaze, çocuğa isim koyma gibi işler mollalarda olmalı, dulluk davaları mahkemelerde görülmeli.

Mahkeme ve yönetim konusunu ele alan yazılar: Her yurdun gücü ve yargısı yaşam biçimine bağlıdır. Yönetici ve hâkimin yerel dili bilmesi gerekir. Karışık olan yerlerde yargının soruşturmaları ve hükmü yerli halkın birçoğunun dilinde gerçekleştirilmeli. Yönetici ve hâkim yerinden sorgusuz ayrılmamalı. Yöneticilik ve yargı uygulamalarında halk eşittir. Hüda’nın son gücü yönetici ve yargıçtır, kim olursa olsun onların hükümlerine uyması gerekir. Verilen ceza tez yerine getirilmelidir/uygulanmalıdır. Ciddi suçlar için jüri duruşmaları/mahkemeleri yapılmalı. Kazakların çok olduğu yerlerde mahkeme/yargı dili de Kazakça olmalı. Jüri üyeleri de Kazaklardan olmalı. Köy içindeki köy, il içindeki yetkili makamlar ve yargı mercileri tarafından belirlenen kurallara uygun olarak yürütülmeli.

Ülkeyi korumak ve vatan savunması konusuyla ilgili yazılar: Ülkeyi korumak için ordu mevcut hâliyle yapılandırılmamalı. Askerlik çağındaki gençler, işin sahasında eğitilmeli ve oralarda hizmet etmeli. Bir orduyu bölerken, akrabalığa göre bölmeli. Kazaklar askerlik görevini süvari milisler şeklinde yerine getirmeli.

Vatandaşların yükümlülükleri ve vergi konusunu işleyen yazılar: Vergi ödemeleri, zenginlere zenginliğine, fakirlere fakirliğine göre adil bir şekilde dağıtılmalı.

İşçilerle ilgili konuları ele alan yazılar: İşçiler kanunun koruması altındadırlar. (Kazak topraklarında iş yeri, fabrika az. Bu yüzden Kazakların işleri de az. ‘Alaş’ partisi işçiler hakkında sosyal demokratların ‘Menşevik’22 grubunun programını destekler).

Bilim ve eğitim içerikli yazılar: Eğitim kurumlarının kapıları herkese açık ve ücretsiz olmalı; genel eğitimin yaygınlaştırılması gerekir. İlköğretim okullarında ana dilde eğitim verilmeli; Kazak dilinde bir ortaokul, üniversite açmak gerekir. Okumak başlı başına kendi erkinde, özerk olmalı. Hükûmet eğitim işlerine girmemeli. Muallim-profesörler kendi aralarındaki seçimle göreve gelmeli. Ülkede kütüphaneler açılmalı.

Toprak Meselesini ele alan yazılar: Gazetenin neredeyse bütün sayılarında ele alınan toprak konusu, kurucu meclis temel kanunu hazırlanırken karara bağlanmıştır. Bunları şu şekilde sıralamak mümkündür: Topraklar önce yerel halka verilmeli; Kazakların ellerinden zorla alınan topraklar bu bölgeye göçürülen Rus göçmenlere verilmemeli. Kazakların ellerinden alınan yerlerden Rus köylülerine verilmeyen kısımlar Kazaklara geri verilmeli. Kazaklara verilecek topraklar yerli komite tarafından belirlenmeli. Parsel ölçümü, oranı belirlenen yerin toprak tipine ve köy işlerine (ekonomisine) göre yapılmalı. Dağıtılmadan kalan yerler yerel idarenin elinde bulunmalı (Artıkbayev 2008; QSE 1972/1: 249; Boçagov 1972; Kapağan 2015: 253-265; Kendirbay 1999/16-4: 487-515). Belirli toprakta yaşayan halkın nüfusu arttığında aralıklarla topraktan pay ayrılıp halka verilmeli. Türkistan’da toprakla birlikte su payı da kesilmeli. Toprak Kazaklar tarafından ev başına sahiplenilmeyip köy ve kırsal alanda yaşayanlarca ve akrabalar tarafından sahiplenilmeli. Adil bir şekilde de kullanılmalı.

Arazi kanunu arazi satışı anlamına gelmemeli, herkes kendi arazisini kullanabilmeli. Araziler satışı yapılmadan yerel idarenin elinde durmalı. Toprağın cevheri, yeraltı zenginliği hazineye aittir, güç ise zemstvonun23 elindedir. Koca ağaçlar, büyük nehirler devlete aitken az ağaç ve çok zenginlik zemstvoya aittir.

Alaş Hareketi, Ahmet Baytursınulı ve Kazak Gazetesi: Etkileri ve Sonuçları

• Alaş hareketi mensupları düşüncelerini gazete vasıtasıyla halka duyurmuşlar, bu fikirleri tartışmışlar, sonuçlarını Kazak gazetesinde yazmışlardır. Bu açıdan Kazak gazetesinin Kazak millî uyanışına büyük katkısı olmuş, Kazak siyasi düşüncesinin gelişmesine de katkıda bulunmuştur. Bu anlamda bakıldığında Alaşçılar yayın organlarını ‘değişim aracı’ olarak kullanmışlardır.

• Kazak gazetesi Alaş düşüncelerinin Ahmet Baytursınulı kalemiyle dile getirildiği bir alan olmuştur. Baytursınulı’nın gündeme getirdiği fikirler, Kazak gazetesiyle halka iletilmiş ve millî, eğitici, sosyal, siyasi, edebi ve eleştirel bir ortam oluşturmuştur.

• Kazak gazetesi o dönemde siyasetçi yetiştiren siyasi bir okul olma özelliğini de kazanmıştır. İşlenen konular arasında da en çok siyasi konular yer almaktadır.

• Baytursınulı ve Alaş aydınlarının yazıları ile güçlenen Kazak basını, kamuoyunu bilgilendiren ve yönlendiren toplumsal ve sosyal bir merkez hâline getirilmiştir.

• Gazete, fikir hareketlerini artırmış, fikrî tartışmalara hız kazandırmıştır.

• Kazak gazetesinin siyasi yönü ağır bassa bile kültürel ve ekonomik yanı da vardır. Kazak topraklarının yönetimi ve Rus devletinin bölgedeki politikaları Kazak gazetesi mensuplarının yakından ilgilendikleri ve ülke yönetimine bu şekilde katıldıkları bir husustur. Onlar 1905 yılından itibaren siyasetin içinde yer almışlardır. Ardından bu siyasi fikirlerini harekete geçirerek ilk Kazak özerk hükûmeti olan Alaş Orda’yı kurmuşlardır. Bu açıdan ele alındığında Alaş hareketinin siyasi yönünün daha ağırlıkta olduğu söylenebilir.

• Memleket meselelerinin tartışıldığı en büyük platform olmuştur.

• Kalkan’ın da belirttiği gibi, 19. yüzyıl sonları 20. yüzyıl başları Orta Doğu ve Orta Asya’da yaşanan toplumsal değişim yani diğer adıyla modernleşme dönemidir. Bu süreçte Alaşçı aydınları da modern Kazak halkının ve toplumunun gelecek tasarımını oluşturmaya çalışmışlardır. Onların asıl amacı Rus hâkimiyeti altında olsa bile toplumu modernleştirmek olmuştur. Bu konuda Kazak gazetesinin yükümlülüklerini yerine getirdiğini görüyoruz. Kalkan, Kazak gazetesinin Kazakların gelişimindeki rolünü beş ana başlık altında ele alır: Toprak meselesi, 1916 Orta Asya’da meydana gelen ayaklanma ve Kazak gazetesinin bunlara tepkisi, Kazak komiteleri ve Kazak kurultayları, Alaş partisi, Alaş özerkliği ve Alaş Orda hükûmeti (Kalkan ).

• Alaş hareketinin yayın organı işlevini görmüştür. Kazak gazetesi Alaş aydınlarının fikirlerini yayınladıkları bir ana yayın organı olmuştur. Alaş aydınları fikirlerini genellikle Kazak gazetesinde ve Sarı Arka gazetesinde yazmışlardır.

• Vatanseverlik, millete hizmet, Rus sömürgeciliğine ve baskılara karşı çıkma konusunu içeren Bauytursınulı’na ait ilk yazılar vasıtasıyla bağımsızlık ruhu canlandırılmıştır.

• Kazak gençleri ve yeni nesiller için Baytursınulı’nın fikirleri bir rehber, bir yol gösterici olmuştur.

• ‘Ana dili’ bilinci oluşturulması ve ‘ana dili ile eğitim’ konuları Ahmet Baytursınulı’nın en çok üzerinde durduğu konulardandır. Böylece halkta ve yeni nesilde ana dili bilinci oluşturulmasında çok büyük etki sağlamıştır.

• Onun ve Alaş aydınlarının yazılarıyla edebi, eleştirel ve teorik düşüncenin gelişmesi ivme kazanmış, ilmî literatür oluşmasına katkıda bulunulmuştur.

• Gazetedeki yazılar, yeni edebi türlerin topluma tanıtılması ve Kazak edebiyatının da gelişmesine vesile olmuştur.

• Kazak Türkçesinin ses, şekil ve cümle bilgisi, ıslah edilmiş Arap harfli alfabesi, düzenlenmiş imlası, edebiyat tarihi, edebi türler, terim bilimi alanlarındaki ilk yazılar, düzenlemeler ve bu konulardaki teorilerin oluşturulması konusundaki dilbilimci yaklaşım Baytursınulı’na aittir. O, Alaş’ın ana dili ve ene dilinde eğitimini dile getirirken dildeki ilmî konuların teorisyeni olarak da gazete sayfalarında ve tarihin sayfalarında gerekli yeri almıştır.

• Başta Baytursınulı olmak üzere Kazak gazetesi yazarları komite ve kurultaylar yaparak yeni kurumların temelinin atılmasına da vesile olmuşlardır. Yeni kavramları siyasi hayata sokmuşlar, bu yolla Kazaklara ve siyasi hayatlarına yön vermişlerdir. Alaş patisinin kuruluşundaki program taslağı ile kurultaylarda görüşülen konuların aynı olması da dikkat çekicidir.

• Alaş aydınları da Baytursınulı da basın yayın organlarını modernleşme konusunda bir ‘değişme ve gelişme aracı olarak’ işletmişlerdir.

• Alaş’ın üzerinde durduğu ve Baytursınulı’nın da dile getirdiği konular arasında hukuk ve problemleri, yargı ve mahkemelerin işleyişi, toprak meseleleri ve toprak hukuku, tarım ve köylü hukuku, işçiler ve iş hukuku, vergi ve vergilendirme, Ruslaştırma siyasetine karşı çıkış, millî şuur, Kazak kimliği, Kazak kültürü ve tarihi, edebiyat tarihi, ana dili, alfabe, eğitim, ilköğretim, müfredat ve eğitim programları, uzman öğretmen yetiştirilmesi, ders kitapları, siyasi ve yönetimle ilgili konular, bilim ve sanat, vs. gibi çok farklı alanların yer aldığını görüyoruz. Bu geniş açıdan konuları ele alış ve değerlendirme becerisi, Baytursınulı’nın çok iyi bir bilim adamı, yazar, şair, gazeteci, eleştirmen, teorisyen, yöntem bilimci, aydın, siyasetçi, sosyal bilimci, devlet adamı olduğunun da göstergesidir. Onun yazılarında yer alan ve bugün Kazak eğitim sisteminde hâlâ uygulanan teorileri, terim biliminde yer alan hâlâ kullanılan terimleri, ana dilini geliştirme konusundaki yol gösterici fikirleri ve diğer konulardaki Alaş programında da yer alan görüşleri toplumun aydınlatılmasına ve yönlendirilmesine hizmet etmiştir.

Bu anlamda ele alındığında Kazak gazetesi, memleket ve millet meselelerinin tartışıldığı bir mekan olmuş, Alaş aydınlarının gazetedeki yazıları ile Kazak millî görüşleri de ‘Alaş hareketi’ adını alarak millî bir harekete dönüşmüştür.

Baytursınulı, Alaş görüşlerinin Kazak gazetesinde yer almasıyla ve halka yön vererek siyaset, sosyal kurumlar, ana dili eğitimi, edebiyat bilimi, terim bilimi, hukuk, vb. alanlarda bugünkü Kazakistan’ın temellerini atan büyük fikir adamlarından, adı unutulmayacak bir ‘Türk düşünürü’ olarak tarihteki yerini almıştır.

Kaynakça

Ahmet Baytursınulınıñ Altı Tomdık Şığarmalar Jıynağı 1-6 (2013). El-Şejire, Almatı Alaş Kozğalısı (2008), Almatı.

‘Alaş Partiyası’, Kazak Sovyet Entsiklopediyası, c.1, Almatı, 1972, s. 249.

Artıkbaev J.O., Pirmanov E.B. (2008). Kazakstan Tarıyhı (Entsiklopediyalık basılım), Almatı.

Auyessova Lazzat (2010). Kazakistan’da Sovyet Siyaseti, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler

Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı, (Dan. H. Bal), İstanbul.

Бочагов А. К. (1927). Алаш-Орда. Краткий Исторический Очерк О Национально-Буржуазном Движении В Казахстане Периода 1917-19 Гг., Kzıl Orda. (https://

rev-lib.com/alash-orda-kratkij-istoricheskij-ocherk-o-nacionalno-burzhuaznom-dvizhenñ-v-kazahstane-perioda-1917-19-gg/ (e-erişim 12.04.2022)

Ceritoğlu Murat (2012). ‘20. Yüzyılın Başlarında Millîyetçi Kazak Aydınlanması Kişiler, Yayın Organları ve Siyasi Parti’, Düşünce Dünyasında TÜRKİZ, 3/17: 185-199, Kalkan İbrahim (1999). 1913-1918 Yılları Arasında Kazaklarda Siyasi Fikir Oluşumu: Kazak

Gazetesi ve Alaş Hareketi, (Dan. Prof. Dr. Nadir Devlet), Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türk Tarihi Ana Bilim Dalı Genel Türk Tarihi Bilim Dalı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.

______________ (2015). ‘Kazak Siyasi Düşüncesinin Gelişimi ve Kazak Gazetesi (1913-1918)’, https://www.altayli.net/kazak-siyasi-dusuncesinin-gelisimi-ve-kazak-gazetesi-1913-1918.html (e-erişim 10.04. 2022).