banner banner banner
Hayatım ve İşim
Hayatım ve İşim
Оценить:
 Рейтинг: 0

Hayatım ve İşim


Ben şimdi, Ford Motor Company’nin kariyer özetini herhangi bir şahsi nedenden dolayı vermiyorum. “Gidin ve aynısını yapın.” demiyorum. Alışılagelmiş iş yapma şeklinin en iyi yol olmadığını vurgulamaya çalışıyorum. Bu alelade yöntemlerden tamamen ayrılma noktasına geliyorum. Şirketin olağanüstü başarısı, tam da bu noktadan sonra gözler önüne serilmiştir.

Ticaret geleneklerini büsbütün takip ediyorduk. Otomobilimiz diğerlerinden daha az karmaşıktı. Endişe edeceğimiz bir dış borcumuz yoktu. Biraz daha başarılı olmamız ve tüm nakit indirimlerini yapma, elde ettiğimiz kârı tekrardan işe aktarma ve büyük bir nakit tutma politikasını katı bir şekilde izlememiz dışında, diğer otomobil şirketlerinden maddi olarak bir farkımız yoktu. Tüm arabalarımızla yarışlara katıldık. Reklam verdik ve satışlarımızı artırdık. Arabanın basit yapısının dışında, tasarımdaki temel farkımız, sadece “keyif arabası” için bir hazırlık yapmamış olmaktı. Piyasadaki herhangi bir otomobil kadar bizim arabalarımız da keyif arabasıydı ancak sadece lüks özelliklere önem vermedik. Bir alıcı için özel işler yapardık ve sanırım yüksek fiyatlı özel bir araba üretirdik. Varlıklı bir şirkettik.

Durup kolaylıkla şöyle diyebilirdik: “Artık istediğimiz noktaya geldik. Sahip olduklarımıza sahip çıkalım.”

Gerçekten de bu durumda bulunma niyetinde olanlar vardı. Üretimimiz günde yüz arabaya ulaştığında, bazı hissedarlar ciddi şekilde telaşa kapılmaya başlamıştı. Şirketi mahvetmeme engel olmak için bir şeyler yapmak istemişlerdi ve günde yüz arabanın sadece önemsiz bir sayı olduğu ve çok geçmeden günde bin araba yapmayı umduğumu belirttiğimde, tarif edilemez bir şekilde şaşkınlığa uğramışlardı. Anladığım kadarıyla ciddi olarak dava açma niyetindeydiler.

Ortaklarımın genel fikirlerini izlemiş olsaydım; işi olduğu gibi tutmalı, paramızı iyi bir yönetim binasına yatırmalı, çok aktif gibi görünüp rakiplerle pazarlık yapmaya çalışmalı, halkın hoşnut olacağı noktaları yakalayıp zaman zaman yeni tasarımlar yapmalıydım. Genelde sessiz, saygın bir işi olan sessiz, saygın bir vatandaş konumuna geçmeliydim.

Durup sahip olduklarınla yetinmenin cazibesine kapılmak oldukça doğaldır. Hareketli bir hayatı bırakıp rahat bir hayat için emekli olma arzusuna tamamen sempati duyabilirim. Kendimde hiç böyle bir dürtü hissetmedim ama ne olduğunu anlayabiliyorum. Emekli olan birinin işi tamamen bırakması gerektiğini düşünsem de emekli olunduğu hâlde kontrolü elde tutma eğilimi vardır. Bu tür şeyler yapmayı hiç planlamadım. İlerlememizi sadece daha fazlasını yapmak için bir çağrı olarak gördüm ve gerçek bir hizmet vermeye başlayabileceğimiz bir yere ulaştığımızın bir göstergesi olarak kabul ettim. Bu yıllar boyunca her gün evrensel bir araba üretmek için planlar yapmıştım. Halk çeşitli modellere tepki göstermişti. Hizmet veren arabalar, yarışlar, yol testleri ve yapılması gereken değişiklikler konusunda mükemmel bir şekilde yol göstermişti. 1905’te bile yapmak istediğim arabanın teknik özellikleri aklımda oldukça iyi yer edinmişti. Ama ağırlıksız güç ve sağlamlık verecek malzemem yoktu. Bu malzemeye neredeyse tesadüfen rastladım.

1905’te Palm Beach’te bir motor yarışındaydım. Bir Fransız arabası büyük bir çarpışmayla harap olmuştu. Yarışa, yüksek güçlü, altılı “Model K”miz ile katılmıştık. Yabancı arabaların bizim bildiğimizden daha küçük ve daha iyi parçaları olduğunu düşündüm. Kazadan sonra küçük bir valf şeridi çubuğu aldım. Çok hafif ve çok güçlüydü. Hangi materyalden yapıldığını sordum. Kimse bilmiyordu. Çubuğu asistanıma verdim. Ona, “Bu, arabalarımızda olması gereken türden bir malzeme, bununla ilgili her şeyi öğren.” dedim.

Sonunda bunun bir Fransız çeliği olduğunu ve içinde vanadyum olduğunu keşfetmişti. Amerika’daki tüm çelik üreticilerini denemiştik ve hiç kimse vanadyum çeliği yapamazdı. Çeliğin ticari olarak nasıl yapılacağını anlayan bir adamı, incelemesi için İngiltere’ye gönderdim. Bir sonraki adım, onu üretmek için bir tesis kurmaktı. Bu da başka bir sorundu. Çünkü sıradan bir fırın 2.700 fahrenhayt derece ısının üstüne çıkamazken vanadyum 3.000 fahrenhayt derece ısı gerektiriyordu. Canton, Ohio’da küçük bir çelik şirketi buldum. Bizim için bu ısıyı sağlamaları hâlinde, herhangi bir kayba karşı garanti teklif ettim. Kabul ettiler. Fakat ilk deneme başarısız geçti. Çelikte çok az vanadyum kalmıştı. Tekrar denemelerini sağladım ve ikinci denemede çelik elde edildi. O zamana kadar 60.000 ila 70.000 libre çekme mukavemeti arasında çalışan çelik ile yetinmek zorundaydık. Vanadyum ile güç 170.000 libreye çıktı.

Vanadyuma sahip olduktan sonra modellerimizi parçalara ayırdım ve her parçayı, sert çelik mi, dayanıklı çelik mi, elastik çelik mi hangi tür çeliğe ihtiyacımız olduğunu ve hangi türün en iyi olduğunu belirlemek üzere ayrıntılı olarak test ettim. Bence, büyük üretim tarihinde ilk kez çeliğin tam kalitesini bilimsel olarak belirlemiştik. Sonuç olarak çeşitli çelik parçalar için yirmi farklı çelik çeşidi seçmiş olduk.


Вы ознакомились с фрагментом книги.
Для бесплатного чтения открыта только часть текста.
Приобретайте полный текст книги у нашего партнера:
Полная версия книги
(всего 830 форматов)