Çözülmemiş düğümler mi
Bu sevdâya gönlümüz dar
Bizi beklemeyin şimdi
Çağırdınız gittik geldik
Ölüm tattık hayat boyu
İstediniz hep biz verdik
Arzunuz bir dipsiz kuyu
Avuçtaki şiş inmedi
Hatırdadır olan biten
Gözlerimde yaş dinmedi
Batırdınız güle diken
Artık beklemeyin bizi
Hiç gelmeyiz yolunuza
Suçlarınız dizi dizi
Nişan taktık kolunuza
Elleriniz elleriniz
Copa benzer elleriniz
Belli ki kuvvetlisiniz
Biz olmadan da varsınız
Vatanı koruyasınız
DIŞARDA
Şiir gibi bir yalnızlıktır
Çektiğim
Bir sigara dumanında toplarım
Mısralarımı
Ve onların kaderi nefesimle
Uçar gider
Hayattan ne aldığımı bilirim
Ne verdiğimi
Can sıkıntısı sarmış benliğimi
Artık abestir her şey
Her şey ve aşk
Şimdi yoluma topuk sürür giderim
Bilmem nereyedir
TUTUKLULUĞUN 146. GÜNÜ
EVE MEKTUP
Yağmur çiseliyor dışarıda
Mazgal deliklerinden görüyorum
Oh… Hayat hâlâ güzel
Ve ümit ne tükenmez rahmet
Yağmur göklerin toprağa muhabbeti
Düşen damlalarca seviyorum
Evdekileri
Bir serçecik
Cik cik
Şarkısını söyleyecek
Bıraksalar
Hürriyetin
Tam şuramda
Kafes içinde
Bir serçecik
Yağmur yağıyor üşüyorum
Tam şuramda
Kafes içinde
Bir sıcaklık duyuyorum
Bozkır kültürüme uymayan şeyler söylüyorum
Artık söylemeliyim
“Seviyorum”
Damlalarca seviyorum yağmurlarca
Yüreğim o damlalar kadar atıyor
O damlalar kadar varım
Sonsuzu tutuklamış, sonsuza tutuklu
Sevginizle ayaktayım
İşte bir ziyası süzülüp gelmiş güneşin
Dün gece ise bir yıldızla konuştum
Ve ayın hilal şeklinde olduğu
Görüş günlerini bilirim
Yaslanmak niye
Siz orada varsınız ben burada
Varlığımız sevgimizle
Varsın çatık kaşlı duvarlar kaplasın her yanımı
Varsın beyazlarla karalar karışsın birbirine
Yeşermesin varsın başaklar ayrık otları arasından
Kim kapatabilir yüreğimi size, sonsuza
Yüreğimi kim mahkûm edebilir
Yüreğim evren kadar büyük
Bir o kadar sevginizle ayakta
DURDURUN ÇAĞI[15 - “Hareket”(1977) sayı 8]
Artık yeter ey koca kent
Ey karman çorman binalar
Ey beynime dikili taşlar
Duvarlar, vitrinler ve lambalar